GAZ MASKESİ: 1914’ de Garet A. Morgan’ ın
geliştirdiği gaz maskesi, Erie Gölü altındaki patlamada 32 maske kullanıcısın
hayatta kalmasından sonra çok tutulmuştur. Patlamadan sonra pek çok firma
Morgan’ ın gaz maskelerinden sipariş vermiştir. Sonraları Amerikan ordusu gaz
maskesine son halini vermiş ve resmen kullanmaya başlamıştır.
TRAFİK IŞIKLARI: 1923’ te Gervett A. Morgan,
elektrikli trafik ışıklarını geliştirdi. Üzerinde “dur” ve “geç” yazan trafik
işaret kolları, ilk kez 1868’
de kullanılmıştır. Sonraları gaz lambasıyla çalışan renkli trafik ışıkları kamu
kullanımına sunuldu. İçindeki gaz lambası vasıtasıyla trafiği düzenleyen bu
sistem, o tarihlerde gaz lambalarından birinin patlaması sonucu bir polisin
ölmesine neden olunca yeni arayışlara gidildi. Bu soruna çare arayan Morgan,
yeşil, sarı ve kırmızı renklerden oluşan elektrikli trafik ışıklarını
geliştirdi.
PARKMETRE: 1939’ da Carl C. Magee, park
sorununu çözebilmek amacıyla ilk parkmetreyi tasarladı. O yıllarda Amerika’ da
ciddi bir park sorunu yaşanıyordu. Magee ilk parkmetre aletini caddeye
yerleştirdiğinde halk büyük tepki gösterdi. Fakat park sorunu çözülemeyince
parkmetrelerin kullanımı arttı.
KEDİGÖZÜ: 1933’ te Percy Shaw, sisli
bir gecede otomobiliyle neredeyse bir uçurumdan yuvarlanmak üzereyken bir
kedinin gözlerinin parlamasıyla yolu fark edip hayatı kurtulunca, kedi gözünden
esinlenerek bir alet tasarlamaya karar verir. Böylece hayat kurtaran kedi gözü
ortaya çıktı. Kısa bir süre sonra birçok ülkenin yollarına bu kedigözlerinden
çok sayıda yerleştirilir.
GÜVENLİ TIRAŞ BIÇAĞI: 1771’ de Jean Jacques Perret,
cilde sadece bıçağın kenarının değdiği ilk güvenli tıraş bıçağını geliştirdi.
Böylece sabahları yüzünde kesiklerle işe gitmek zorunda kalan erkek nüfusunun
sayısında gözle görülür bir azalma olmaya başladı.
SABAN: 1814’ te John Jetro, hayvan
gücüyle kullanılan ilk sabanı geliştirdi. Toprağı insan gücüyle sürmek hem çok
zordu hem de toprak sahipleri için çok maliyetliydi. Bu nedenle hayvan gücüyle
kullanılabilecek bir alet tasarlamak gerekmişti. John Jetro, tarımcılık için
büyük öneme sahip sabanı geliştirdi ve patentini aldı.
PUSULA: MS 100 yılında
Çinliler, pusulayı icat etti. Manyetik bir ortamda serbest bırakılan bir
objenin kuzeye yöneleceği prensibinden hareketle pusulanın keşfi gerçekleşti.
KİBRİT: 1680’ de Robert Boyle,
kükürtlü kibrit aracılığıyla ateşi elde etmeyi becerdi. Keşfedilmesinin
üzerinden binlerce yıl geçmiş olmasına rağmen ateş pratik halde elde
edilemiyordu. Önceleri bir çelik, bir metal parçasına sürtülüyor ve ateş elde
ediliyordu. Boyle’ nin kibriti, zımpara kağıdına sürtülmek suretiyle ateş
alıyordu. Ardından fosforlu kibritler de üretilmeye başlandı.
YAZAR KASA: 1879’ da James Ritty, yazar
kasayı icat etti. Bugünkü yazar kasaların ilham kaynağı olan ilk yazar kasaya,
bir klavye yardımıyla sayılar giriliyor, gerekli toplamalar yapılıyor ve bunlar
kağıda basılabiliyordu.
KÖR ALFABESİ: Fransız subay
Barbier, aklına gelen kabarık harf fikrini kendisi de kör olan arkadaşı
Braille’ e anlattı. Louis Braille, bu alfabe sistemini kendi yaşadığı
zorlukları da değerlendirerek, 1829 yılında bugün kullandığımız kör alfabesini
geliştirdi. Bugün sadece Braille’ in kabartma harflerini basan özel matbaalar
bulunmaktadır.
BEBEK ARABASI: 1733’ te İngiliz William
Kent, ilk bebek arabasını üretti. W. Kent adlı mimar, Devonshire’ in III. Dükü’
nün çocukları için tarihin ilk bebek arabasını sipariş üzerine yapmak zorunda
kalmıştır. Bugün geliştirilmiş benzer tasarımlar parklarda, bahçelerde
karşımıza çıkabilmektedir.
AYNA: 1903’ te Emil Bloch, aynayı
geliştirdi. Tarih boyunca parlatılmış bir metal ya da taş ayna olarak
kullanılmıştır. Daha sonraları cam yüzeylerin arkasına yapıştırılan koyu renkli
kumaşlar da aynı amaçla kullanılmıştır. İlk modern ayna ise Bloch tarafından,
düz camın gümüş veya altın folyo ile kaplanmasıyla elde edilmiştir.
POSTA
PULU: 1837’
de Rowland Hill, ilk posta pulunu tasarlayıp kullanımını sağladı. Hill posta
pulunu yaptıktan sonra İngiltere kralı tarafından şövalyelikle
ödüllendirilmiştir. Bugün halen kullandığımız, her biri birer sanat eseri
sayılabilecek pullar, önceleri sadece kralın yazışmalarında kullanabildiği bir
işaret iken zamanla tüm posta sistemlerince kabul görmüş ve yaygınlaşmıştır.
POSTA KUTUSU: 1891’ de Philip Downing,
posta kutusu sistemini geliştirdi. Posta sisteminin her geçen gün daha sağlıklı
işleyebilmesi için günümüze kadar pek çok insan bu gelişime katkıda
bulunmuştur. Bu sayede posta işaretleyicileri, işlem iptal eden cihazlar, posta
mühürleri, otomatik posta sınıflandırma cihazları yaşamımızda yerini almış,
mektupların daha sistematik bir şekilde sınıflandırıp gönderilmesine olanak
tanımıştır.
ŞEMSİYE: 1885’ te William C. Carter,
şemsiyeyi geliştirdi. İlk şemsiyenin, 4000 yıl önce Mısır, Asya, Yunanistan ve
Çin’ de kullanılmış olduğunu tarihsel dokümanlar göstermektedir. Şemsiyenin
patenti Carter tarafından alınmıştır.
İNGİLİZ ANAHTARI: 1835’ te Solymon Merrick,
ingiliz anahtarını tasarladı. İnsanoğlunun pratik zekasının bir ürünü olan
ingiliz anahtarı ile vidaların büyüklüğü önemini yitiriyordu. Çünkü
genişleyebilen ucu sayesinde her boyuttaki vida için kolayca
kullanılabiliyordu.
CIVALI BAROMETRE: 1643’ te Evangelista
Torricelli, hava basıncını ölçmek için yeni bir yöntem geliştirdi. Torricelli,
vakum ve basınç üzerine deneyler yapmaktaydı. Yarıya kadar cıvayla doldurduğu
bir kaba, yine ağzına kadar cıvayla dolu bir tüpü ters çevirip batırmıştı.
Havanın basıncına bağlı olarak tüpteki cıvanın oranı bir miktar azalmaktaydı.
Böylece bugün “cıvalı barometre” olarak bildiğimiz cihaz ortaya çıkmış oldu.
PARA: Para, ilk kez MÖ 700’ de Lidya’ da malların
alımı için kullanıldı. Yoğun olarak ticaretle uğraşan ve bir Anadolu uygarlığı
olan Lidya’ da paranın ilk formu değerli maddeden oluşmaktaydı. Altın ya da
gümüş, en çok kullanılan para hammaddesiydi. MÖ 700 yılına gelene kadar
insanların ekonomik ilişkilerinde kullandıkları en yaygın metot “barter” yani
değişim sistemiydi. Buğday almak isteyen, yerine eşit miktarda pirinç
kullanabiliyordu. Günümüzde ise para kullanımı, yavaş yavaş yerini dijital
ortamdaki paralara yani kredi kartlarına bırakmaktadır.
KAUÇUK: Kauçuk,ilk olarak
Kızılderililer tarafından kullanıldı. Avrupalılardan çok daha önce
Kızılderililer kauçuğu işlemeyi ve kullanmayı öğrenmişlerdi. 1751’ de Fransız mühendis
Fresneau G., Amerika’ daki Cayimes yerlilerinden kauçuğun nasıl elde edilip
işlendiğini öğrendi. Sonra, bundan kendisine bir çift ayakkabı yaptı. Ardından
Goodyear ve Hancock çeşitli yöntemler kullanarak kauçuğun kullanım alanlarını
genişlettiler.
KLİMA: İlk klima fikri 1906’ da Willis Haviland
Carrier tarafından oluşturulmuştur. Klima denildiğinde aklımıza Carrier
gelmesine rağmen, klima 1906 yılında Stuart H. Cramer adındaki bir tekstil
mühendisi adına tescil ettirilmiştir. Cramer, klima kelimesini tekstil
bitkilerinin yetiştiği ortamdaki havayı nemlendirmeye yarayan cihazı için
kullanmaktaydı.
TEFLON: 1939’
da Dr. Roy J. Plunkett tarafından bulunan, ana maddesi PTFE olan teflon, 1940’ larda Dupont Teflon
adında bugün bildiğimiz tencere ve tavalarda kullanılmaya başlanmıştır.
Teflonun patenti yine Dr. Roy J. Plunkett tarafından 1941’ de alınmıştır.
DİKKAT: İçerik, izin alınmak ya da açık kaynak gösterilerek kullanılabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder