Üvey Anne Dehşeti…

Kayseri'de iki küçük çocuğa eziyet, yaralama ve cinsel istismardan 46 yıl hapis cezasına çarptırılan üvey annenin, çocuklara uyguladığı ve insanın kanını donduran şiddeti duymayanınız kalmadı. Babanın yerleştirdiği gizli kamera sayesinde bu sapkın kadının sapkın davranışları kamuoyuna yansıdı.

Basına yansıyan olayın özeti aşağıdaki gibidir.

1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 16 Aralık tarihinde görülen davada üvey anne Songül A.'ya yaralama, eziyet ve cinsel istismardan toplam 46 yıl hapis cezası verilmişti. Baba Akif A.'nın eve yerleştirdiği kamera tarafından kaydedilen görüntülerde üvey anne Songül A.'nın, 5 yaşındaki erkek çocuğu I.A.'ya uyguladığı şiddet adeta insanın kanını dondurdu.

5 yaşındaki I.A.'yı altını ıslattığı gerekçesiyle ayaklarının arasında sıkıştıran Songül A., küçük I.A.'nın ağız ve burnunu elleriyle kapatarak boğmaya çalıştı. Saniye saniye kaydedilen görüntülerde üvey anne Songül A., 5 yaşındaki I.A.'yı çeşitli tarihlerde altını ıslattığı gerekçesiyle tekme ve yumruklarla dövdükten sonra, eline aldığı oklava ile küçük çocuğun bağırsaklarını yırttı.

5 yaşındaki I.A.'yı yerden yere atan ve sürükleyen üvey anne Songül A., 7 yaşındaki kız çocuğu İ.A.'ya da aynı şiddeti uygulamaktan kaçınmadı. Altını ıslattığı gerekçesiyle 7 yaşındaki İ.A.'yı da yerden yere atarak dövdü.

Baba Akif A.'nın görüntüleri izlemesi ve şikayetçi olması sonrasında tutuklanan üvey anne Songül A., "Benim de o zamanlar psikolojik sorunlarım vardı. Ben de eziyet gördüm. Çocuklara eziyet ettiğim için pişmanım" diye ifade vermişti.

Baba Akif A. ise, uygulanan şiddet ve eziyetten dolayı 5 yaşındaki I.A.'nın iki ay hastanede yattığını ve tedavi gördüğünü söyleyerek, üvey anne Songül A.'nın cezalandırılmasını istemişti.

Olayın video görüntüleri +18 (Çocuklara seyrettirmeyin. Videoyu izlemek oturum açma gerektirebilir.)

Olayı basından okuduğum zaman yaşadığım duyguları tarif edebilmem imkansız. Ne yapacağımı bilemedim. Gerçek olamaz dedim, kendi kendime. Maalesef doğruydu. Her yerde vardı haber. Basında, televizyonda, sosyal medyada. İnsanlar haykırıyordu. Kimi insanlığından utanıyordu kimileri beddua ediyordu.

Basına yansıyan bu olayın diğer insanlara yansımasını araştırdım. Bir grup bu kadının hasta olduğunu ve bir şekilde tedavi edilmesi gerektiğini savunuyordu. Hatta çocukluğunda görmüş olabileceği şiddete bağlıyordu, tüm olanları. Diğer bir grup asılmasını, başka bir grup ise demir parmaklıkların arasında çürümesini. Bazıları da hapishanede yatan diğer mahkumlara bel bağlıyordu.

Ya ben;

Hasta olma ihtimali var mıydı? Tedavi mi edilmeli yoksa idam mı? Şahsi fikrim idam edilmesinden yana. Bir dostum ise hangi birisini asacaksın, bu ne ilk ne de son olacak dedi. Haklı olma olasılığı büyük. Pekala ne yapılmalı?

Kafa yordum ve bazı sonuçlara ulaştım.

• Evlenecek kişilere özellikle çocuklu olanlardan başlamak üzere evlenmeden önce bireylerin erkek ve kadın yetkin kurumlar tarafından psikolojik teste tabi tutulmalarıdır. Zaten iki yabancı kişi evleniyor. Birlikte bir yola çıkıyorlar. Ama çocuklar da var işin içinde. Çocukları kabullenebilecekler mi? Bazılarınız diyebilir evliliklerde aşk önemli diye. Sonsuz saygı duyarım. Ama aşka da bir yere kadar. Aşk sabrı 6 ay taşıyabilir, sonrası sıkıntı. İşte o yüzden çocuklu olsun ya da olmasın evlenecek çiftlerin psikolojik bir teste tabi tutulmaları şart.
• Evlenecek kişilere IQ testi yapılmalı. Rakam şu olsun diyemem yine de belli bir rakamın altında IQ sahiplerinin evlenmesinin önüne geçilmeli, başka bir değişle kapasite eksikliği söz konusu ise yasal olarak evlenemez damgası vurulmalı.
• Bu aşamaları geçen çiftlere yine kanun koyucu tarafından evlilik öncesi kurslar zorunlu olarak verilmeli, evlilik anlatılmalı ve bireylerin evlilik içindeki rollerine hazır hale getirilmelidir. Eğitime katılmayanlara evlilik yolu kapatılmalıdır.
• Çocuk sahibi olanların evlenmesinde yine evlilik öncesi eğitim ve psikolojik testler verilmeli, bireylerin bunu kaldırıp kaldıramayacakları test edilmelidir.
• Hamilelik sırasında ve ilk yaşlarda ebeveynlere nasıl anne ve baba olunur, aile içindeki görevleri ve çocuk eğitimleri verilmelidir.
• İlkokullarda dersler arasına nasıl insan olunur dersi konulmalı, vicdan merhamet kavramları çocuklara öğretilmelidir.

Benim önerilerim kısaca bu şekildedir. Ancak haberde bahsedilen türde yaratıklara bunların işleyeceğini sanmam. Bu kadına yapılması gereken toplumun ortak düşüncesi ortadadır. İbretlik bir vakadır.