“Ankara'da bir şirket, firma ve
markalar hakkında yalnızca olumsuz yorumların yapılabildiği tüketici şikayet
sitesine dava açtı, mahkeme söz konusu şirketin logo, isim ve içerikler ile
şirket hakkındaki şikayetlerin siteden tedbiren kaldırılmasına karar verdi.
Mahkeme sürecinin devam ettiğini bildirdi.”
Haberin devamı için buraya
tıklayın
Bu tür sitelerin çalışma mantığı;
tüketicinin, aldığı ürün, hizmet vb nin eğer o ürün ya da hizmetten memnun
değil ise kendisi gibi diğer tüketicilerinde mağdur olmasını önlemek ve diğer
yandan da derdine bir tür çare aramak şeklinde özetlenebilir. Kaldı ki ben bu
tür sitelerin (düzgün, denetlenebilir, tarafsız çalışmaları vb çalışmaları)
kaydı ile faydalı buluyorum.
Özellikle bir ürün satın almadan
önce bu tür sitelere girerek detaylı bir araştırma yapıyorum. Satın alacağım
ürün hakkında
- Ciddiye alınacak kadar şikayet var mı?
- Ürünün neresinde bir sıkıntı var? Bu sıkıntı kronik mi?
- Teknik servis yaklaşımı nedir?
- Marka yaklaşımı nedir?
Elbette bu hesaplamaları yaparken
tüketicilerin kelime manası olarak yazdıklarına çok dikkat etmiyorum. Herkes
doğru kelimeleri seçemeyebilir. Herkesten de yazar olmasını bekleyemeyiz.
Dikkat ettiklerim arasında,
- Problem çözülmüş mü? Çözüldü ise ne kadar sürede çözülmüş?
- Ürünün kronik sorunu var mı?
- Ürün bazlı sorgulama da aynı firmanın ürettiği bir model de mi sıkıntı var?
- Ürün / marka hakkında toplam kaç olumsuz yorum yapılmış?
Bu gibi soruların cevapları bir
tüketici olarak o ürünü satın alıp almama konusunda bir yol göstermektedir.
İlgili gazete haberinde firmayı
savunan avukatın beyanında “sadece olumsuz yorumlara” yer verildiğinden
bahsedilmiş. Doğru mudur? Gördüğüm kadarı ile evet. Ama zaten amaç bu. Tüketici
ihtiyaç duyduğu bir ürünü satın almak için zaten çeşitli araştırmalar
yapmaktadır. Bunun için de kurulmuş bazı internet siteleri mevcuttur. Fiyat
kıyaslaması farklı ürünlerin bilgilerini kıyaslamasını bile bulmak mümkün. Online
satış platformları, kendi bünyelerinde yaptırdıkları yorumları elbette bir
süzgeçten geçiriyor. Olumsuz yorumları çok sıklıkla yayınladıklarını
düşünmüyorum. Çünkü bu durumu bizzat yaşadım. Tabi bu kurulan cümleler ile de
alakalı olabilir. Ancak yurtdışı (Ebay, Aliexpress) sitelerde yorumlar olduğu
gibi yayınlanıyor. En azından benim yorumlarım o şekli ile yayımlandı.
Tüketici bir ürünü almaya kadar
verdiğinde bazı parametrelere göre satın alma işlemini gerçekleştirir:
- Fiyat
- Servis ağı
- Kalite
- Rakip ile kıyaslama
- Marka bilinirliği
- Marka itibarı
- Vb….
Artık internetin yaygınlaşması
ile bu parametrelerin büyük bir bölümüne ulaşmak çok kolay.
- Satış sitelerindeki yorumlara
- Yurtdışı satış varsa oradaki yorumlara
- Şikayet siteleri yorumları
Diyelim ki; ben bir telefon
alacağım. O kadar para verip hiçbir fikrimin olmadığı bir telefonu satın almak
çok akıllıca olmamalı. Elbette kendimce bir araştırma yapacağım. Araştırma
sonrası satın almayı hedeflediğim telefonda;
- Şarj soketinde kılcal çatlamalar
- Ekranda zamanla sararma
- Parmak izi sensörü arızaları
- Vb….
Bu tür sorunları birçok yerde ve
kişiden okumam sonrasında bu telefonu alıp neden paramı çöpe atayım? Bu kronik
problemleri olan bir telefonu siz almak ister misiniz?
İşte bu tür siteler tüketici için
bu yüzden çok önemli ve faydalıdır.
İlgili haberde firma avukatı “sadece
olumsuz yorumlara” yer veriyorlar demiş ya o sitelerin var olma sebepleri zaten
sorun aktarmak. Online satış sitelerinde zaten memnun kalan olumlu yorumunu yapıyor.
En son Eufy 11s akıllı robotic süpürge aldım. Çok memnun kaldığım için ilgili
sitede çok detaylı bir yorum paylaştım.
Eğer aldığım üründe bir sıkıntı
olsaydı, satan ve üreten bir firma ile temas kurulmasına rağmen çözüm çıkmasa
ne yapacağım?
- Tüketici hakem Heyetine müracaat edebilirim
- Ben yandım başkası da yanmasın diye her platformda şikayetimi, uğradığım haksızlığı dile getiririm.
Buradaki amacım da problemin bir
an önce çözüme kavuşması, diğer yandan da yaşadığım olumsuzlukları başkalarının
yaşamamasıdır.
Sonuç olarak; bu siteler (yasal kriterler çerçevesinde) var
olmaya devam etmelidir. Hatta ki benzer bir sistem ulusal yönetimin ilgili bakanlık,
müdürlüğü ya da belediyeleri tarafından işletilmelidir.
Her tüketici hakkını sonuna kadar savunmalı, markaya direkt
iftira atanlar da cezalandırılmalıdır.
Firmalara gelince, biraz müşteri memnuniyeti kavramını
dikkate almalarını öneririm. Şikayetleri biraz da geri bildirim olarak
değerlendirmeliler.
SON NOT: Yurt dışından bir ürün satın aldım. Bazı aksilikler
yaşadım. Mesafeler uzak, dil problemi de olunca en azından ülkem insanı satın
alırken dikkatli olsun düşüncesi ile yorum yazdım. Yorum sonrası Çin’deki
firma/ satıcı mağduriyetimi giderdi ve bana yorumu düzeltebileceğim bir link
gönderdi. Ben de nasıl olsa benim mağduriyetim giderildi, vereyim beş yıldızı
demedim. Yaşanan mağduriyeti anlatarak, firmanın bu mağduriyeti çözme
aşamasındaki davranışı, çözmesi konusundaki hassasiyetini ekleyerek teşekkür
ettim ve konuyu kapattım. Satıcıdan bir mesaj geldi, sonrasında. Yeni yorumum
için teşekkür ederim diyordu.
Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder